Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt’un sürekli ‘2 milyar 200 milyon borç’ bıraktılar iddiası yalan çıktı. AK Parti Denetim ve Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Togay Çoban rakamların gerçeği yansıtmadığını belediye başkanının iddiasının hayali olduğunu belgeleriyle kamuoyuna açıkladı. Çoban, belediyenin sadece müteahhitlere 422 milyon borcu olduğunu belirtirken ihalelerin başkanın yakınlarına verildiği ve ödemelerin bu kişilere hızlı bir şekilde yapıldığının altını çizdi.
Belediye Başkanının sürekli kendisine yakın bazı yandaş gazetelerde ve STK’larda ‘Bana 2 milyar 200 milyon borçlu belediye bıraktılar. Bu nedenle hizmet yapamıyorum’ bahanesi de yalan çıktı. AK Parti Denetim ve Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Togay Çoban bu iddianın yalan olduğunu belgeleriyle kamuoyuna açıkladı.
2 MİLYAR 200 MİLYON BORÇ YALAN ÇIKTI!
Togay Çoban, ‘Başkan 2019 yılı kesin hesabının 2 milyar 200 milyon olarak söyledi. 2 milyar 200 milyon hayali bir rakam. Bunu herkes bilsin. Nereden anlıyoruz kendilerinin vermiş olduğu belgeden. DOP kesintilerinden kaynaklanan 311 milyon 154 bin, 369 TL görülüyor. Metro tiraj alanı yeri var. Hazine benim diyor. Büyükşehir sizin elinizde. Meclis kararı aldık. 311 milyonun tekrar hazineye devredilmesi konusunda görüş bildirdik ve hazineye devredilmesi kararı aldık. Takip edin, 311 milyonu sildirin ve Büyükşehir Belediyesi’nin metro son durağı olarak kalsın. Sizi sıkıntıya sokacak bir durum değil ki. Yetkili arkadaşlar gitsin takip etsin.
BORÇLARI YAZMIŞLAR ALACAKLARI YAZMAMIŞLAR!
469 milyon 416 bin lira el atmalardan dolayı borç yazılmış. Bunların muhasebe kaydı yok. Tahakkuk edilmemiş. Belediye başkanı hukukta ki yetkili arkadaşları çağırmış demiş ki ‘bizim bu el atmalardan yaklaşık olarak ne kadar borç çıkar’ davalara bakan arkadaşlar ‘başkanım yaklaşık 450 ile 500 milyona yakın bir rakam çıkar’ demiş. Kesin olmayan bir durum. Mahkemelerden aleyhimize sonuçlanan bir durumda değil. Sadece şifahen oraya konan rakamlar. Borç çıkabilir ama çıkmayabilir de. Peki, bu el atmalardan dolayı 469 milyon hayali borcu yazıyorsanız, el atmalardan dolayı Emlak İstimlak Müdürlüğünde ki arkadaşa yetki verip, ‘git tapuya belediyenin lehine kaç tane tapuya ipotek koyduk alacağımız var’ diye gönderdiniz mi. Belki yazdığınız 469 milyonun iki katı emlak alacağınız çıkacak. Ama ne hikmetse alacağa gelince buraya yazılmıyor, borca geldiği zaman Büyükşehir’in Metro Tiraj alanı 311 milyon borç diye yazılıyor. Ne güzel dünya.
2035 YILINA KADAR YAPILAN YAPILANDIRMALARI BORÇ DİYE YAZMIŞLAR!
Dönemsellik kavramı diye bir kavram var. Muhasebeciler bilir. Yaklaşık 286 milyon SSK vergi yapılandırması var. 144 aya bölünmüş yapılandırma. 2035 yılına kadar planlanan bir borç. Başkana bu rakamları vermişler, başkanda vadeleri istememiş fakat sormamış 286 milyon borç rakamı 2019 yılında ödenecek bir rakam mı? Hayır değil. 15 yıla bölerseniz 15 milyon gibi bir rakam çıkıyor. Bankalardan ve iller bankasından alınan krediler var. 2024 yılında vadeleri bitiyor. 103 milyon biri, 40 milyon diğeri. 143 milyon yapıyor toplamda. Yine başkan ve ekibi borç listesine sanki 2019 yılında ödenecek bir rakammış gibi bizlere aktarmış. İller Bankası’ndan size ödenek geldiğinde zaten borcunuz orada kesiliyor. 2024 yılına kadar sizden kesilecek rakamı buraya nasıl borç yazıyorsunuz. 2035 yılına kadar yapılanmaları yarın ödeyecekmiş gibi buraya borç diye yazarsanız, bizde size sorarız 2035 yılına kadar olan gelirlerinizi bir çıkarın görelim. Onları da bu rakamlardan düşelim. Bakalım borçlarınız karşılıyor mu karşılamıyor mu?
‘220 MİLYON BORÇ ÖDEDİK’ İDDİASI HAYALİ ÇIKTI!
Borç listesine birde Büyükşehir otoparklarına ödenecek 116 milyon rakam yazılmış. 8-9 yere otopark yaptık. 31 Mart’ta size devretmişiz bir kuruş ödememişsiniz. Büyükşehir sizin elinizde gidin görüşün İBB ile gelin buraları size devredelim. 116 milyonu mahsup edin. Ekrem beyinde hoşuna gider sizin de. En azından bu rakamdan da kurutulursunuz. ESBAŞ’la alakalı 42 milyon borç bırakmışız. Belediye Başkanı araştıracağım dedi. 31.12.2019 yılına kadar bir kuruş ödenmemiş borç 94 milyon 596 bin liraya çıkmış. Hani biz 220 milyona yakın borç ödemiştiniz. Nereye ödediniz bu borçları.
16 AY BOYUNCA BİR PROJE ÜRETEMEDİLER
Neticeye gelirsek sayın başkanın 16 ay boyunca yapmış olduğu elle tutulur bir tane dahi projesi yok. Yaptığımız 3 parkın tadilatını tamiratını yapmış yeni park yaptık gibi sunmaya hazırlanıyor. Keşke yapsa da alkışlasak. Cami yok, cem evi yok, okul yok, kreş yok, sağlık ocağı, kültür merkezi yok, spor tesisi ama hiçbir şey yok. Size dünya kadar yatırım bıraktık. Devasa şehir parkları, camiler, cem evleri, sağlık ocakları, muhtarlık binaları, kültür merkezleri, dernek binaları, okullar, devlet hastanesi, nüfus müdürlüğü, tapu müdürlüğü, emniyet, kaymakamlık binası hepsi belediyenin bütçesinden yapılan eserler. Siz bunlarla görüşüp mahsuplaşamaz mıydınız? Ama dert bu değil. Dert borç ödeyip hizmet etmek değil ki. Borcu ödeyip hizmet etme derdi yok ki bu belediyenin. Her fırsatta televizyona çıkayım sosyal medyada ve kendisine yakın bazı gazetelerde demeçler vereyim ve borcu şişirerek halkı kandırmaya çalışayım. Zaman çabuk geçiyor. Önümüzde ki yıl konuşurken burada genel seçimleri ve sonrasında yerel seçimleri konuşacağız. Esenyurt’un hizmete ihtiyacı var. 1 milyon nüfuslu bir ilçede yaşıyoruz. Her dönem okul ihtiyacı, sağlık ocağı ihtiyacı, kreş ihtiyacı hasıl oluyor. Ulusal sanatçılara konser parası vereceğinize bunları yapın. 31 Mart’ta halk size dersiniz verdi yaklaşımınızdasınız. Biz dersimizi almış olabiliriz zamanı geldiğinde cevabınızı alacaksınız’ dedi.
AK Parti Denetim ve Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Togay Çoban ayrıca birçok müdürlükle alakalı yapılan hataları ve usulsüz ihaleleri de gün yüzüne çıkardı. İşte Togay Çoban’ın tespit ettiği usulsüzlükler.
‘KİME GİDİYOR 300 ÖĞRENCİNİN PARASI? ÇOK DÜRÜSTSÜNÜZ YA!’
Denetim Raporunu hazırlarken bazı müdürlüklerde ciddi hatalar gördük. Kreş Müdürlüğü’nün yaptığı bir ihale mesela. Kreş Müdürlüğü Eylül ayında ihale yapıyor ve bir firmaya veriyor. Firma ödemelerini düzenli alıyor. Dosyayı incelemeye başladık ve karşıma 3 farklı rakam çıktı. Mali Hizmetler müdürlüğünün bize vermiş olduğu rakamlar. 11 kreşimiz var. Eylül, Ekim ve Kasım aylarında ne kadar öğrencilerimiz hizmet aldı bunları bir inceleyelim istedik. Ekim ayında 624, Kasım ayında 670 öğrenci, Aralık ayında ise 706 öğrenci. Tabi ben sözleşmeyi istediğimde Ekim ayında 603, Kasım ayında 590, Aralık ayında da 546 öğrenci ile sözleşme yapılmış. 2 farklı dosyada değişik rakamlarla karşı karşıya kaldık. Hak ediş dosyasını getirin bir bakalım dedik. Bu firmaya ne kadar ödeme yapılmış ya da kaç kişi üzerinden ödeme yapılmış görmek istedik. Hak ediş dosyasında Ekim 900, Kasım 900, Aralık 900 öğrenci gözüküyor. Resmi belgeler bunlar. Sayın başkan her fırsatta çok şeffaf olduğunu söylüyor, ben bir kuruş kimsenin hakkını yedirmem, Esenyurtlunun hakkını yedirmem diyordu! Hatırlarsanız geçen yıl Temmuz ayında burada ki çocuklar için 750 TL olan rakamı biz burada 400 TL’ye düşürmüştük. Dar gelirli vatandaşlar için bunu yaptık. Maksat ihtiyaç sahibi ailelere yardımcı olmak. 450-500-600 olan çocuk sayıları hak edişe geldiğimiz zaman 3 ay boyunca Ekim, Kasım, Aralık aylarında 900 kişi üzerinden veriliyor.
BELEDİYE SUÇ İŞLEMİŞ!
Başkan Derman Şirketi bizim dedi üstüne basa basa bizde araştıralım dedik bu şirket neler yapıyor diye. Kim kurdu, sermayesi nedir. Adresi Beylikdüzü olan Derman Yaşam Alanları İnşaat Taahhüt LTD. Şirketi. 29 Aralık’ta kurulmuş şirket. Kurulduktan sonra 1 gün sonra bu şirketi hibe yoluyla belediyeye devrettiğini firma belirtmiş. Firmanın sahibi Bülent Zafer Polat 16 bin liralık şirketi bedelsiz ve koşulsuz bir şekilde belediyeye devretmiş. Mali müşavir arkadaşlar bilir eğer hibe etmişse 5393 sayılı kanuna göre hibe edebilir. Yalnız, hibe etmişse 1 ay içerisinde Ticaret Odasına bildirmesi lazım Esenyurt Belediyesi’nin adına tescil etmesi lazım ve belediyenin isminin gözükmesi lazım. Şimdi size soruyorum. Ticaret Odasına girin bakın halen Derman Yaşam Alanları İnşaat Taahhüt LTD. Şirketi olarak gözüküyor. Başkan bu firmaya ihale verdi, erzak giderlerini buradan karşıladı ama ne hikmetse şirketin tescili olmadı. Sayıştay denetlemek isterse denetleyemez. Bağımsız bir şirket, belediyeye ait olmayan bir şirkte tamamıyla Bülent Zafer Polat adına kayıtlı bir şirket. Belediye Başkanı ben Esenyurt halkının yanındayım, esnafının yanındayım diyordu. Biliyorsunuz bizim dönemimizde ESKART adı altında yaklaşık her yıl 150 esnafla anlaşma yapılıyordu. Gıda, elbise, ayakkabı gibi bir ok ihtiyacı Esenyurtlu esnaftan temin ediliyordu. İncelediğimizde bu ESKART’lar gittikçe azalmış. Ciddi bir şekilde düşme olmuş. Derman çarşısı adı altında kurduğunuzu iddia ettiğiniz sistemle halka ucuz süt, kaşar vereyim derken Esenyurtlu esnafı cezalandırdınız. Burada Derman Yaşam Şirketini zengin etmeye uğraşıyorsunuz. Birde bu firmaya ihale verilmiş ve hak ediş çıkartılmışsa buda büyük suç. Çünkü Bülent Zafer Polat size bu şirketi şartsız ve koşulsuz vermiş…
ADRESE TESLİM İHALE YAPMIŞLAR! KİM BU ULUSAL SANATÇILAR
Kültür Müdürlüğü çalışmalarını ve yaptığı ihaleleri incelerken garibimize giden bir konu oldu. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Balosu adı altında iki tane ihale yapılıyor. Sebebi de doğrudan temin yapıp istediği firmaya o ihaleyi vermek. Yine ilginç olan yanı bu firma ulusal sanatçılar getirilmesi adı altında 200 bin liralık fatura kesiliyor. Bizim bu kadar sıkıntımız varken, siz her gün borç edebiyatı yapıp her hangi bir proje gerçekleştirmemişken bu parayı bu kişileri neden verdiniz? Esenyurt’ta yüzlerce sanatçımız var çağırın onları nikah salonunda, kültür merkezinde sizleri sabaha kadar eğlendirsin. Yazık değil mi? Bunları söyledik mi tepki koyuyorsunuz. Yazık değil mi, bu parayla bir mahallemizde kreş yapılamaz mıydı? Bu parayla ihtiyaç sahibi garip gurabaya- fakir fukaraya destek olunurdu. Ama ne hikmetse bu ihalede birilerinin zengin edilmesi öngörülmüş. Hem de iki gün aralıklarla ihale yapılıyor. Yangından mal mı kaçırıyoruz…
BELEDİYEYİ ZARARA UĞRATMIŞLAR
Zabıta müdürlüğümüzün Hizmet müdürlüğümüzden istekleri olmuş. Belediye Başkanı araçları azalttım diyordu. 15 adet kamyon aracı, arazi aracı 5 adet, pikap 4 adet, minibüs 3 adet, panelvan 8 adet, binek arabası 2 adet, ahtapot aracı 1 adet, motosiklet de 6 adet olmak üzere bir firmaya ihale veriliyor. 29 Ekimde bu ihale yapılıyor. İhale yapıldığı zaman bu ihaleye giren firma yanına da iki firma daha alarak az atik diye adi ortaklık firması kuruyorlar. Sözleşmenin 26. Maddesinde ‘eğer adi ortaklık kuruyorsan mutlaka noterden yaptığın sözleşmeyi getirip idareye vermek gerekiyor’ diyor. Dosyayı inceledik bu evrak yok. Dosyada sadece 3 firmanın kendi arasında yaptığı sözleşme var. Aradan zaman geçmiş araçların yarısı gelmiş yarısı gelmemiş. İdare sürekli yazı yazıyor bu firmaya firmadan ses seda yok ve geriye kalan araçları getirmiyor. Firma bakıyor olmuyor, yarın zorda kalacak. Evrakları istedik bu şirketten. Onlar noter sözleşmeli iş ortaklığı evrakını 2020 yılının Ocak 16’sında getirdiler. Aradan 3 ay geçtikten sonra getirdiler. Yasa gereği 10 gün içerisinde iş ortaklığı sözleşmesini getirmediğin takdirde o ihale iptal edilmeliydi. Firma çok mu güçlü, ihale iptal edilmemiş ve araçların yarısı gelmemiş. 24.03.2020 tarihinde İhtarname çekilmiş ve 3 Şubat’ta ceza 181 bin 640 TL ceza kesilmiş. Oysaki firma 30 Ekim 2019 yılında ihaleyi aldıktan sonra Mart’ın 24’üne kadar araçları getirmediği süre dikkate alınıp 779 bin 100 TL kesilmesi lazımdı. Ama göstermelik olarak 181 bin TL ceza kesiliyor 590 bin TL yaklaşık belediyenin kaybı söz konusu olmuş. Bu firma ne hikmetse geri kalan 20 aracı yine teslim etmiyor. Ceza yedikten sonrada teslim etmiyor. Yine sözleşmenin 9. Maddesi gereği ihtarname çekmemize rağmen gelmediği takdirde o sözleşme kendiliğinden fes olur. Soruyorum: Bu firmaya zamanında neden cezai işlem uygulanmadı. Neden evrakları eksik olan bu şirkete ihalenin devam etmesi için ısrar edildi. Neden ihale iptal edilmedi?
NEREDESİNİZ GEZİCİLER!
Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt Park ve Bahçelerden 7 milyon tasarruf ettim dedi. Hiçbir şey yapmazsan tasarruf edilir. Temizlik yapma, bakım yapma, onarım yapmazsan tasarruf edersin zaten. Tasarruf edilecek kalemler var tasarruf edilmeyecek kalemler var. Yanı başımızda Recep Tayyip Erdoğan Parkı var. Gaziler, şehitler, Kadir Topbaş, gülbahçe parkı gibi binlerce metrekare devasa parklar yaptık ve size bıraktık. Gidin şu parkları bir gezin görün. Özellikle Recep Tayyip Erdoğan Parkında yüzlerce ağaç kestiniz. Kurmuş bakımsızlıktan kesilmiş. Çevrecilere sesleniyorum, gezi olaylarında Taksim’de 3-5 ağaç kesildi diye ortalığı yağmalayan ve anarşi çıkaran o çevreciler Recep Tayyip Erdoğan Parkında ki yüzlerce ağaç kesildiği zaman neredeydi? Bir basın açıklaması yapıp belediyenin bu tutumunu kınasanız ya görelim. Ama kınayamazlar. Onların maksatları 3-5 ağaç değildi maksatları Türkiye’yi karıştırmaktı.
KURBAN PARALARI KİMİN KASASINDA?
Kurban satış yeriyle alakalı 2019 yılında belediye başkanı bir açıklama yaptı. Kendisinin samimiyetine inandık. Çünkü yazılı bir önerge verdik kendisi de yazılı cevap verdi. Bizim dönemimizde her yıl kurban satış yerlerinden 1,5 – 2 milyon para geliyordu. Bu parayı da okul, sağlık ocağı, kreş gibi yerlere kullanıyorduk. Ne hikmetse 2019 yılında sayın başkanımıza bunu defalarca söylememize rağmen ‘biz bu ihaleyi yapmadık, kaymakamlık yaptı’ dedi. Kaymakamlığa sorduk biz yapmadık belediyenin işi’ diyorlar. Belediyenin kasasına kaç para girdi diye sorduk 1200 adet büyükbaş hayvan, 30 TL’den 36 bin lira, küçükbaş hayvan 1000 adet 15 TL’den 15 bin lira belediyenin kasasına giren rakam 51 bin lira. Zabıta hizmeti, çöp alma, aydınlatma gibi ihtiyaçları giderdik. Amme hizmeti yapmışız. Para ortada yok. Belediyenin kasasında yok, kaymakamlığın kasasında yok, Para kimin kasasında. Dilerim bu sene bu rakamlarla gelmezsiniz. Biz kimin ne yaptığını çok iyi biliyoruz.
ESBAŞ ÇALIŞANLARIN LİSTESİNİ VERMEMİŞ
Biz giderken 3412 personel bıraktık. Kadrolu, sözleşmeli hepsi beraberdi. Biz insan kaynaklarından ve ESBAŞ’tan personel sayısını öğrenmek için evrak istedik. Çeşitli söylentiler var. Yüzlerce personel çıkardınız belki de binli rakamlarda personel aldınız. Personel müdürü sağ olsun 700 kişilik listeyi bize gönderdi. Oysa personelin büyük bir bölümü ESBAŞ da kayıtlı. ESBAŞ yöneticileri biz Türk Ticaret Kanunlarına göre kurulmuş bir şirketiz, bizi denetleme yetkiniz yok, biz rakamları veremeyiz dediler. Denetim Komisyonu size hizmet eden şirketi denetleme yetkisi vardır. Çünkü bu şirket belediyeye personel hizmet veriyor. Faturasını biz ödüyoruz. Belediye fatura kesiyor maaşlarını biz ödüyoruz oysaki bizi denetleyemezsiniz diyorlar. Kargalar dahi buna güler. Neyi gizliyorsunuz? Bize bankamatik personelleri var diyordunuz maaşlarını alıp yan gelip yatıyorlar diyordunuz. Siz demek ki bunu yapıyorsunuz. Demek ki gizlediğiniz bir şeyler var. Sonrada çok şeffafız diyorsunuz. Hadi oradan.
ESENYURT’UN EVLADI OLMAK SÖZDE KALMIŞ!
Grup başkanımız sordu imar müdürü nereden geldi. Belediye başkanı cevap verdi, ‘Şişli’den geldi Beylikdüzü’nde oturuyor. Sizin yapmış olduğunuz yanlışları ben Şişli’den getirdim sizin yanlışlarınızı denetleyeceğim’ dedi. İmar’da yüzlerce çalışanınız var, burada çalışan arkadaşların hiç biride mi imar mevzularını düzeltemeyecek Şişli’den gelen vatandaş mı düzeltecek. Hani siz Esenyurt’un evladıydınız. Hani Esenyurtlulara güveniyordunuz. Belgeler elimize geçtiğinde hemen suçluluk psikolojisiyle saldırıya geçiyorsunuz. ‘Belgeleri nereden aldınız beni yanıltmışlar’ gibi basit savunmalar yapıyorsunuz. Personellerinize güvenmiyorsunuz. Eski dönem yeni dönem diye bir şey yok. Bu personelin tamamı sizin personeliniz. Personel ekmeği için mücadele eden insandır. Bunlara güvenmiyorum demeniz çok yanlış’ diyerek Esenyurt Belediyesi’nin ciddi anlamda ki sıkıntılarını kamuoyu ile paylaştı.