Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ile görüşmesini eleştirmesinin ardından “ihraç talebiyle” disiplin kuruluna sevk edilen Musa Malik Yıldırım Ensonnokta.com’a çarpıcı açıklamalar yaptı. Babacan’ın etrafının kuşatıldığını belirten Yıldırım, partideki sürecin CHP ve HDP ile ittifaka doğru gittiğini söyledi.
Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ile görüşmesini eleştirmesinin ardından “ihraç istemiyle” disiplin kuruluna sevk edilen Deva Partisi Kurucusu Musa Malik Yıldırım Ensonnokta.com’a konuştu.
Eleştirilerini kamuoyuna açıklamadan önce defalarca Ali Babacan’ın yüzüne karşı da söylediğini belirten Yıldırım; “Ali Babacan’a HDP konusunu üç kere baş başa anlattım, konuştum. Abant’taki toplantıda 90 kişilik kurucu üyeler önünde eleştirdim. HDP’ye randevu verdiklerini duyunca tekrar kurucuların bulunduğu whatsapp grubunda eleştirdim. Ben üzerime düşeni yaptım. Yani daha sonra yaptığım açıklama birdenbire olmadı. Türkiye sıkıntılı süreçlerden geçiyor. Türkiye dışarıdan bir çember içerisine alınmaya çalışılıyor. Bunları görmüyorsa bu adamlar burada bir sıkıntı var. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun yardımcısıydım. 35-40 yıldır siyaset yapan birisiyim. Doğru bildiğimi her zaman söylerim. Ama ülkemize nokta kadar zarar gelecekse onun da karşısında olurum. Babacan’ın etrafı sarılmış, çevrilmiş, kuşatılmış. Babacan’ı sarmala almışlar.”
“İçeriden ve dışarıdan bir ekip Babacan’ın etrafını sarmış. Özellikle Sadullah Ergin ve ekibi sarmala almış. Belli ki dış destekli bir sarılma var. Dışarıdan bir grup, içeriden bir grup var. Bunları ben anlayamıyorum, en ufak mevzuda Türkiye’nin aleyhine propaganda yapıyorlar. Burada bir film dönüyor.”
“Beni disiplin soruşturmasına sevk ettiler. Adamlar Anayasa’nın ilk 4 maddesini diline alıyorsa, HDP’yle görüşmeye devam ediyorsa arkadan gelecekleri düşünün. Parti içinde yapılan görüşmelerden anladığım kadarıyla CHP ve HDP ile ittifak yapacaklar. Bu süreç ona gidiyor. Ben öyle görüyorum” diye konuştu.
Muhsin Yazıcıoğlu döneminde Genel Başkan Yardımcısı olduğunu söyleyen Yıldırım; “Yazıcıoğlu vefat ettikten sonra aslında siyaset yapmayacaktım. Siyaseti bırakmıştım. Sonra bu süreci uzun uzun anlatacağım. Beni çağırdılar. ‘Ne var bu harcın içerisinde’ dedim. Demokrasi var dediler, adalet, şefkat, ortak akıl, liyakat var dediler. ‘Bunlar varsa taşın altına elimizi koyalım’ dedik. Bu saydıklarım var ya Ak Parti’den istifa etme gerekçeleri bunlardı. Sonra ben Ali Babacan’ın yüzüne dedim, siz niye istifa ettiniz, diye. Madem bunlar yanlıştı, niye istifa ettiniz? Kem küm cevaplar verdi. Siz oradaki yanlışlığın hepsini buraya getirdiniz o zaman, dedim. Vebal iyi bir şey değil. Umut hırsızlığına gerek yok. İnsanı kandırmakla bir yere varılmaz” dedi.
Deva Partisi’nde demokrasi ve liyakat adına umduklarını bulamadıklarını ifade eden Yıldırım; “Ben eski teşkilat başkanıyım. Etrafınızda toplanan bu insanların umutlarını yıkmanın bir anlamı yok. Türkiye’nin her yerini 6 kez dolaşmış birisiyim. Benim işi sevmem lazım, inanmam lazım. Milli hassasiyetlerde yoklar. Libya’ya sesin çıkmaz. Suriye’de, Kıbrıs’ta, Mavi Vatan’da sesin çıkmaz. Azerbaycan’da çıkmaz. Nerede çıkacak sesleri?” şeklinde konuştu.
Kaynak: AKİT