Türkiye’nin en büyük ilçe belediyesi Esenyurt’ta Belediye başkanının uğraştığı meselelere bakın.

1 milyon nüfuslu, 810 milyon bütçeli belediyenin başkanı kendisini ‘sosyal medyada eleştirenleri’ beğenen personelden savunma istemiş. Hukukun hangi maddesine göre bu durum suç merak ettik.

HABERİMİZ MECLİSİN GÜNDEMİNDE

Belediye meclisinin de gündemine gelen konu haklında konuşan AK Parti grup sözcüsü Gazanfer Karakaş, ‘Tuhaf tuhaf adetler çıkarıyorsunuz. Burası şirket değil. Esenyurt’un sorunları mı bitti. Belediye personelini belediyeye almamak, sosyal medya beğenisinden dolayı soruşturma açmak ya da savunma istemek ne demek oluyor. Demokrasiye bunlar yakışmıyor’ eleştirisi yaptı.

Öte yandan belediyenin personel avına çıktığı ‘haber’ eski zabıta müdürü Ali Karagöz’ün paylaşımından dolayı olduğu öğrenildi. Karagöz, geçtiğimiz günlerde yaptığı paylaşımda ayrıldığı Esenyurt Belediyesini ve başkanını sert üslupla eleştirmişti. İşte o paylaşım:

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN

Var ol, sağ ol ama benden uzak ol ESENYURT!

Ben hep sustum. Sustum çünkü bilirim ki haksızlığa uğrayan kul sustuğu zaman, konuşan Yaradan olur. Amenna ve saddakna! Öyle de oldu, konuşan Rabbim oldu. Herkese cevabı öyle bir verdi ki, ben de onlarla birlikte durup izledim. Kimseye eğilmedim, bükülmedim, zerre harama bulaşmadım. Secdeden başka yerde eğmediğim başımı ne onlara ne de nefsime eğdim. “Vatan sevgisi imandandır ve işini en iyi yapan vatanını en çok sevendir.” cümlelerini mesleki hayatımın mottosu yaptım ve bunların rehberliğinde hep önüme baktım. Sayın Necmi KADIOĞLU gibi bir duayenle yola çıkıp belediyeciliği onunla öğrenmeye başladım. Onun yoluma tuttuğu ışık, her daim önümü aydınlatacaktır. Kendisine minnetim ve teşekkürüm sonsuzdur. Onun emek emek inşa ettiği, evladı gibi büyüttüğü Esenyurt’un son hali ortadadır. Acemilerin, basiretsizlerin elinde heba olmuş gitmektedir. Bunları izlemeye seyirci kalamadığım için, onların çarkına çomak sokacağım için, bitmek tükenmek bilmeyen kinlerinin varisi olduğum için benimle uğraştılar. Hiç hak etmediğim muameleleri görmeye layık bulundum. Yine de sustum. Seçimiyle, bin pişman olmuş şekilde yüzleşen Esenyurt halkının takdiridir dedim, sürekli nezaketten bahsedip, asla nezaketle alakası olmayan yöneticilere sustum, liyakatten bahsedip nerde hırsız-rüşvetçi-ayyaş tip varsa hepsine pozisyon veren adam(!)lara sustum, tüpçülükten gelip, bize belediyecilik dersi vermeye çalışan, bürokrasinin kelime anlamını dahi bilmeyen vasıfsızlara sustum. Yetmedi müdürlüğü rüşvet almaktan, iş bağlamaktan, ego kasmaktan, personelini haremine çevirmekten ibaret gören adamların bana müdürlük yapmaya çalışma çabalarına sustum. Bunlar da yetmedi; görevim süresinde önümde eğilen, ‘müdürüm-müdürüm’ diyip kapımda beklemek için fırsat arayan bazı personellerimin vefa(!)larına sustum. Müdürüm derken “kardeşim” demeye başladılar, abilik taslar oldular, güldüm. Görevim döneminde kapımda gezinirlerken; sonrasında denk geldiğimizde görmemiş gibi davranmalarına tanık oldum; yanımda görüntü vermemek için sürekli arayıp, ama asla yanıma gelmemelerine seyirci oldum; yanımda yönetimi kötüleyip-arkamdan da içinde bulunduğum duruma mutlu olduklarını duydum. Bunların hepsini gördüm, duydum da yine sustum. Ama eğilmedim, hiç birine de yenilmedim! Rabbim hakkımı tüm itibarımla iade etti. Elhamdulillah, çok şükür!
Güzel dersler çıkardım, sapla samanı- dostla düşmanı sağlam ayırdım. Bu süreci benimle beraber, en az benim kadar mücadele vererek atlatan Eşim başta olmak üzere; benimle olan tüm değerli dostlara, her şeyi göze alarak-işten atılma pahasına yanımda olan iki cihan kardeşlerime teşekkürü bir borç bilirim. Süreç boyunca bir kere dahi benimle bu işi yüklenmeyen ama yakınlarına ‘müdür’ olarak geldiğimde, ailesi olduğumu hatırlayıp, her gün arayıp sormaya başlayan, bir anda en yakınımmış gibi davranmaya başlayan aile üyelerime inat; bizim için ellerinden gelenin çok daha fazlasını ortaya koymak için çabalayan ailelerimize de ne kadar teşekkür etsem az. Son olarak ise vizyonu karşısında hayranlıkla-saygıyla durduğum Sayın Kadir AYDAR’a, Değerli Başkanım Sayın Hülya ERDEM’e sonsuz saygı ve teşekkürlerimle…