SON DAKİKA

En Son Nokta

Türkiye’nin Rusya’dan S-400 alması, NATO üyeliğini etkiler mi?

Uluslararası ilişkiler ve güvenlik uzmanları, Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemi tercihinin Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü (NATO) üyeliğine etkilerini değerlendirdi

Bilgileri Kopyala
Türkiye’nin Rusya’dan S-400 alması, NATO üyeliğini etkiler mi?
Kategori: YEREL HABERLER - Bu haber 619 kez okundu.

Türkiye’ye, Rusya’dan S-400 savunma sistemi teslimatının başlamasının yankıları sürüyor.

ABD, Türkiye’nin S-400 kullanmasının teknik açıdan NATO sistemlerine risk oluşturacağını ileri sürüyor.

Gelinen noktada Türkiye’nin Rusya’dan teslimatına başladığı S-400 hava savunma sistemlerinin, Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü (NATO) üyeliğini etkileyip etkilemeyeceği merak konusu.

Independent Türkçe, Türkiye-NATO ilişkinlerinin geleceğini, ABD’yle yaşanan sıkıntıları ve NATO ile Avrasya arasındaki dengede nerede durması gerektiğini uzmanlara sordu.

Turan: Türkiye’nin NATO’dan ayrılması için sebep yok

Emeritus Prof. Dr. İlter Turan, S-400 teslimatının Türkiye’nin NATO üyeliğini etkilememesi gerektiği görüşünde. Turan, Türkiye’nin NATO’da üzerine düşeni yaptığını ve sorumluluklarını aksatmadığını söylüyor:

 Türkiye, NATO’ya karşı sorumluluklarından hiçbirini aksatmadığı gibi, NATO operasyonlarına katkıda bulunan bir ülke konumundadır. Dolayısıyla Türkiye’nin NATO’dan ayrılmak için gerekçesi bulunmamaktadır, aksine böyle bir güvenlik sisteminin parçası olmak Türkiye açısından bir teminat oluşturmaktadır. NATO bir savunma ittifakı olmaktan öte, belirli değerleri ve siyaset anlayışlarını da paylaşan ülkelerin camiasıdır. O bakımdan da Türkiye’nin NATO’dan ayrılması için hiçbir sebep görülmemektedir.

“Türkiye, NATO’yu güvenliğini tehdit etmediğine ikna etmeli”

İstanbul Bilgi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. İlter Turan, Türkiye’nin S-400 savunma sistemini almasının bir tercih değil, zorunluluk olduğunu NATO’daki müttefiklerine anlatmaya devam etmesi gerektiği görüşünde:

Türkiye’nin, NATO’daki müttefiklerini ikna çabalarını sürdürmelidir. Müttefiklerini, S-400 sisteminin bir gereklilik olduğuna ikna etmelidir. S-400 sistemiyle NATO’nun güvenliğini tehdit etmediğini, birlikte çalışmayı kabul ettiğini aktarmaya devam etmelidir. Birlikte çalışmayı kabul ettiğini de belirtmelidir. Ayrıca Türkiye, NATO’ya olan taahhütlerini de yerine getirmeye devam etmelidir.

“NATO’nun artık değişmesi gerekiyor”

Turan, NATO’nun ise artık değişmesi gerektiğini savunuyor:

İlk kurulduğu dönemde ABD’nin Sovyetler’e karşı savunması için kuruldu NATO. Ancak şu an Sovyetler yok, Avrupa’nın sonuna kadar savunulması gerekli. NATO’nun daha esnek bir yapıya kavuşması şart. NATO’nun kendisinin artık değişmesi gerekiyor. NATO, eski Amerikan nükleer garantisine karşı, ABD’ye ittifakın stratejisini belirleme hakkı veriyor. Koşullar değişti, ne Amerikan nükleer garantisi eskisi kadar inandırıcı, ne de Sovyetler Birliği var. Günümüzde NATO’nun barışı koruma fonksiyonları daha fazla önem kazanmaktadır.

 

İlter Turan.jpg

Solmaztürk: S-400’ler Türkiye’nin NATO üyeliğini son derece olumsuz etkiler

Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk, Türkiye’nin NATO üyeliğinin zaten tartışma konusu olduğunu, S-400’lerle ise sorunun daha ciddi bir boyuta ulaştığını söylüyor.

Solmaztürk, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri almaya başlamasının NATO üyeliğini de “son derece olumsuz” etkileyeceği görüşünde.

Konuya iki taraflı bakmak gerektiğini belirten Haldun Solmaztürk, Türkiye açısından düşünüldüğünde NATO’dan çıkmak istenildiğine dair bir emare bulunmadığını söylüyor.

“Diğer üyeler, Türkiye’yi dışlar mı?” sorusuna ise “ABD’nin de aralarında bulunduğu NATO üyelerinin bir bölümü, kesinlikle bunu istiyor ve hatta gizlemiyor. Ancak siyasi ve askeri koşullar nedeniyle gizleyenler de var”yanıtını veriyor.

“Türkiye, NATO’nun kara koyunuydu, şimdi kapkara koyunu oldu. Dışlanacaktır”

Haldun Solmaztürk, Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemleri alması nedeniyle NATO’daki bazı üye ülkeler tarafından dışlanacağı görüşünde:

1952’den beri Türkiye, NATO’nun karakoyunuydu, şimdi kapkara koyunu oldu. Dolayısıyla dışlanacaktır. Bazı NATO üyeleri, Türkiye’yi dışlayacak.

“Türkiye, NATO üyesi ülkelerin kamuoylarını ve siyasetçilerini kaybetti”

Solmaztürk, Türkiye’nin bundan böyle NATO ülkelerinin kamuoyunu ve siyasetçilerini kaybettiğini, destek beklerse de bulamayacağını savunuyor:

Asıl önemli olan şu, NATO bir dünya. Bu dünyada yaşayan kişiler var. Askerler ve siyasetçiler, birbirini anlar. Türkiye’nin asıl kaybettiği şey, NATO üyesi ülkelerin kamuoyları ve siyasetçileri. Türkiye bunları kaybetti. Bundan sonra destek istese de bulamaz.

“NATO vahim bir hata yaptı, Türkiye ile ABD’yi karşı karşıya getirdi”

Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk, Türk hükümetinin S-400 hava savunma sistemleri almasında ulusal güvenliğini gerekçe gösterdiğini ve bu durumun bir noktaya kadar doğru olduğunun altını çiziyor ve ekliyor:

Türk hükümeti bir noktaya kadar haklı. Ancak Türkiye, NATO’da siyasi olarak forumlarda, bu (S-400) ihtiyacını dile getirmeliydi. Askeri olarak ise NATO’nun savunma planlaması açısından, 2 yılda bir tekrar edilen süreçler söz konusu. Diğer üyelerle de bu durumun görüşülmesi gerekirdi. Özellikle Türk hükümeti ve ABD, burada hatalı.  NATO üyeleri de hatalı! NATO, Türkiye ile ABD’yi karşı karşıya getirdi. Bu sorumsuzluktur.

Haldun Solmaztürk, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in de net davranmayıp, kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini söylüyor:

NATO Genel Sekreteri’nin bu kadar ciddi bir konuda yuvarlak ifadelerden kaçınması gerekirdi. Türkiye’nin S-400 alması, o kadar da büyütülecek bir konu değilmiş gibi gösterildi. NATO Genel Sekreteri, olanlara göz yumdu. Sustu. ‘Her ülke, istediği sistemi, istediği ülkeden, kaynaktan alır, bu konuda serbesttir’ dediler. Oysa S-400 herhangi bir sistem değil. Bunun doğru anlatılması, açıklanması gerekliydi. NATO vahim bir hata yaptı.

“Türk hükümeti de hatalı”

Solmaztürk’e göre tek hatalı NATO değil. Türk hükümetinin de hatalı olduğunun altını çizen Solmaztürk, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıklamalarına değiniyor.

Emekli Tuğgeneral, Çavuşoğlu’nun, NATO açısından Türkiye’nin S-400 almasında sıkıntı yokmuş gibi davrandığını ancak gerçeğin bambaşka olduğunu kaydetti.

 

Haldun Solmaztürk.jpg

Biçer: Türkiye’nin NATO üyeliği tek bir olaya bağlı olarak sorgulanamaz

Emekli Kurmay Albay ve Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Savaş Biçer de Türkiye’nin NATO üyeliğinin S-400’ler nedeniyle tehlikeye girmesinin söz konusu olmadığı görüşünde:

Türkiye’nin NATO üyeliği, tek bir olaya bağlı olarak sorgulanacak bir durum değil. Yaşanacak süreç, Türkiye’nin NATO’dan ayrılmasıyla sonuçlanacak bir durum değil. Türkiye, 1952 yılından beri NATO üyesi ve aynı zamanda NATO’nun ikinci büyük ordusu. Özellikle NATO’nun başarmayı taahhüt ettiği bütün insani faaliyetlerde, uluslararası faaliyetlere katkı göstererek, görevlerini yerine getirmektedir. Üyelikten ayrılmasını olası görmüyorum.

“Bir-iki ülke rahatsız oldu diye Türkiye NATO’dan çıkmaz”

NATO’nun genel görüşünün, her ülkenin kendi savunma sistemiyle ilgili kararlar alabilmesine izin verdiğini belirten Biçer, Türkiye’nin ulusal çıkarları açısından Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri almasının haklılığına vurgu yapıyor:

Kolektif savunma sistemine katkıda bulunulması öncelik olmakla beraber, her ülke kendi savunma sistemini de düşünmek zorundadır. Daha önce Türkiye’nin bazı talepleri olmuştu ancak Türkiye’ye destek sağlanmadı. Türkiye ulusal çıkarları açısından, devlet olarak, vatandaşlarının güvenliğini tesis etmek zorundadır, güvenlik tehditlerine karşı tedbir almalıdır. Türkiye’nin NATO üyeliğini sorgulamak bana göre gereksiz. Bir-iki ülke rahatsız olduğu diye Türkiye, NATO’dan çıkmaz.

“Türkiye’ye karşı bir tutum değil, Amerikan yasaları bunu gerektiriyor”

Biçer, Türkiye- ABD ilişkilerinin seyrine ilişkin olarak ise iki ülke arasında uzun süredir bir rahatsızlığın söz konusu olduğunu söylüyor. Ancak Savaş Biçer, ABD’nin S-400 konusunda Türkiye’ye karşı art niyetli bir tutum sergilemediği, kendi yasalarının bunu gerektirdiği görüşünde:

Hindistan da S-400 almaya kalktığında ABD, bunu yapıyor. Amerikan yasaları bunu gerektiriyor. ABD’nin Türkiye’ye karşı specific, art niyetli bir tutumu yok.

“ABD’nin terör örgütlerine yardımı ortada”

Türkiye’nin Amerika Birleşik Devletleri’yle ilişkisine ilişkin ise Biçer, ABD’nin teröre destek verdiğini savunuyor ve öncelikle bunun sonlanması gerektiğini kaydediyor:

ABD’nin terör örgütüne verdiği yardımları biliyoruz. PKK’ya tırlarca silah veriyor, FETÖ elebaşını iade etmiyor. Uzun süredir Türk-Amerikan ilişkilerinde sıkıntılar yaşanıyor, yeni değil. İki ülke de kendi çıkarlarını düşünüyor. Sadece Trump’ın başkanlık döneminde meydana gelmiş bir durum değil, ABD’nin dünya ile olan problemleri için Trump iyi bir aktör oldu. Popülist bir başkan Trump, ABD bu durumu kullanıyor. Yarın o gider başka başkan gelir, durum değişmez.

Pekin: NATO’nun birleştirilmiş hava savunma sistemi yok, Türkiye’ye saldırı olursa ne olacak?

Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, NATO’nun birleştirilmiş hava savunma sistemi eksikliğine vurgu yaparak, Türkiye’nin S-400 tedariğinde haklı olduğunu savunuyor:

NATO ülkelerinde birleştirilmiş hava savunma sistemi yok ama hava savunma ikaz sistemi var, radarlara bağlı… Eskişehir’de var örneğin. Malatya Kürecik’teki radar –bunun bir eşi de İsrail’de var-, Romanya’da var, bunların hiçbiri Türkiye’ye bilgi vermiyor. Almanya’ya bağlılar, ABD’nin kontrolündeler. Türkiye’ye yönelik saldırı olursa ne olacak? Onlar, Türkiye’ye yönelik bir saldırı olursa, Akdeniz’de gemileri var, onları kullanacaklar diye düşünülüyor ancak kullanabilecekleri de belli değil. ABD’nin gemileri ve dolayısıyla da onun insiyatifinde. Lizbon’daki toplantıda bir karar alındı. ‘Rusya’nınkine benzer bölgesel bir hava savunma sistemi kurulsun’ denildi. Ama şu anda bildiğimiz kadarıyla -patriot’lar dışında- nokta hava savunma sistemi dışında pek sistem yok. Bölge yüksek irtifa savunma sistemi var. Ama bunlar da örneğin Güney Kore’de var, Japonya’da 2 tane var, Guam Adası’nda var. Malatya Kürecik’te ve İsrail’de Negec Çölü’nde var. Türkiye tamamen AEGIS sınıfı gemilerin inisiyatifine kalmış durumda. Dolayısıyla Türkiye, Rusya’dan S-400 alımında son derece haklı.

“Türkiye’nin NATO’dan çıkması düşünülemez”

Olası bir saldırı durumuna karşı, Türkiye’nin güvenliğini gerekçe göstererek tedarikte bulunduğuna değinen İsmail Hakkı Pekin, “Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemi nedeniyle NATO’dan çıkması düşünülemez” diyor.

Emekli Korgeneral Pekin, Amerika Birleşik Devletleri’yle (ABD) önümüzdeki sürece ilişkin olarak ise halihazırda pek çok sorun yaşandığını ve S-400’lerin, problemlerin sadece en görüneni olduğunu söylüyor ve ekliyor:

“ABD’nin yaptırım uygulaması gündeme gelse de Türkiye’yi tamamen gözden çıkarması, bir ambargo durumunun yaşanmasını beklemiyorum.”

İsmail Hakkı Pekin.jpg

Sezgin: Türkiye’nin NATO ile didişmesi, S-400’lerden önce de vardı

Emekli Büyükelçi ve İYİ Parti Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, Türkiye’nin NATO’yla arasında geçmişten beri sıkıntılar olduğunu savunuyor:

Türkiye’nin NATO ile didişmesi yeni değil, S-400’lerden önce de sorunlar vardı. Türkiye, NATO’nun tehdit değerlendirmelerine aykırı davranıyor. Türkiye yıllardır NATO üyesi ve özellikle NATO’nun tüm tehdit değerlendirmelerine imza koydu, operasyonlarına katıldı.

Aydın Adnan Sezgin.jpg

“İktidarın söyledikleri ile yaptıkları birbirini tutmuyor”

Aydın Adnan Sezgin, sözlerini şöyle sürdürüyor:

Bir soru önergeme cevaben Milli Savunma Bakanı, NATO’nun Türkiye’nin uluslararası kimliğinin bir parçası olduğunu bildirdi. ‘Uluslararası kimliğinin bir parçası’ deniliyor ama iktidar, sürekli çelişki içinde, sıkıntı yaşanıyor. Maalesef iktidar, her konuda ikircikli davrandığından, söyledikleri ile yaptıkları birbirini tutmuyor.

Emekli Büyükelçi Aydın Sezgin, Türkiye’nin ulusal çıkarlar ve güvenlik gerekçesiyle Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi almasını “doğru” ya da “yanlış” şeklinde net bir değerlendirme yapmasa da Türkiye’nin NATO’nun tehdit değerlendirmelerine aykırı davrandığını savunuyor.

Sezgin, Türkiye’nin daha “tutarlı” davranması gerektiği kanaatinde:

 Türkiye’nin savunmasının güçlenmesi konusunda hiçbir ileri adıma karşı duramam ancak Türkiye’nin savunmasını en iyi şekilde temin etmesi için, tutarlı politikalar ve stratejiler izlemesi lazım. Türkiye’nin düzgün, saygın, sözüne güvenilir ve NATO’da güven üretici bir ülke olarak yoluna devam etmesini dilerim.

 

Etiketler :
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA
 
Haber yazılımı
Don`t copy text!