CHP İstanbul İl seçimleri yaklaşıyor. Öncesinde ise kıran kırana ilçe seçimleri yapılıyor. Delegeler belirleniyor. Delegelerin 176’sı İstanbul’dan. Dolayısıyla Parti Meclisi ve Genel Başkan seçimlerinde en belirleyici il İstanbul.

İstanbul’un ardından Ankara ve İzmir geliyor.

CHP’nin İstanbul il Başkanı Canan Kaftancıoğlu, bugüne kadar yapılan 9 ilçe seçiminin 7’sini kaybetti.

İMAMOĞLU İLE KAFTANCIOĞLU ARASI LİMONİ!

CHP kulislerinden edinilen bilgilere göre Kaftancıoğlu ile Ekrem İmamoğlu, kaz yiyerek gündeme iyi ilişkiler içindeymiş gibi gelseler de, İmamoğlu’nun yakın danışmanı, Necati Özkan’ın yazdığı, Kahramanın Yolculuğu adlı kitaptan bu yana araları limoni.

İMAMOĞLU KAFTANCIOĞLU’NU İSTEMİYOR MU?

Bu arada İmamoğlu’na yakın isimlerin verdiği izlenime göre de, İmamoğlu kendisinden daha popüler bir ismin il başkanı olmasına sıcak bakmıyor. Cumhurbaşkanı adayı olmak istediği artık net şekilde bilinen İmamoğlu, İstanbul ve CHP denilince, kendisi dışında akıllara gelen ikinci bir ismi arzulamıyor!

OĞUZ KAĞAN SALICI DA KAYIP

Partinin milletvekilleri ve genel merkez yöneticilerinin bile telefonlarına çıkmadığı öne sürülen Kaftancıoğlu’nun, İstanbul seçimleri sonrasında, havaya girdiği ve kendisini göreve getiren, örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, 10 Aralık Hareketi’nin önde gelen ismi Oğuz Kağan Salıcı ile de aralarının eskisi kadar iyi olmadığı bir başka dikkat çeken ayrıntı.

Salıcı’nın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘’Canan Hanım yerine kimi getirmeli’’ dediği ancak CHP liderinin İmamoğlu’na karşı dengeleri de gözeterek sürecin biraz izlenmesinden yana olduğu, Kaftancıoğlu’nu tamamen gözden çıkarmadığı belirtiliyor.

GÜNAYDIN VE KERİMOĞLU SESSİZ SEDASIZ

Ancak birçok ilçe belediye başkanı, İmamoğlu ile hareket ediyor. CHP içinde konuşulanlara göre, İmamoğlu adına süreci eski yerel seçimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın ve Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, sessiz ve derinden, yürütüyor.

5 Ocak tarihinde tüm ilçe seçimleri sona erecek, mevcut ilçe delegeleri incelendiğinde Kaftancıoğlu’nun 39 ilçeden 25’ten fazla ilçeyi kaybetmesi bekleniyor.

KAFTANCIOĞLU ADAYLIKTAN ÇEKİLEBİLİR

Bu durum söz konusu olursa Kaftancıoğlu’nun aday olmaması için ikna edilebileceği, karşılığında da Parti Meclisi ya da Merkez Yürütme Kurulu üyeliği teklifi sunulabileceği de gelen bir diğer bilgi.

KARŞILIKLI SUÇLAMALARDA ŞİDDET ARTTI. AHMET ÖZER: HIRSIZ HANGİ PARTİDEN OLURSA OLSUN İFŞA EDERİM. VİDEOLU HABER

‘ALEVİ İSTİYORUZ’ ISRARI

Cezaevinden yeni çıkan Eren Erdem’in de aday olması bekleniyor. Muharrem İnce’ye yakın duran Erdem, il başkanlığı için zayıf isim olarak değerlendiriliyor. İmamoğlu ve birçok ilçe belediye başkanının Karadenizli olması da rahatsızlık yaratan bir başka konu. Bu nedenle bazı önemli CHP’li yöneticilerin İstanbul başkanının Alevi olmasını istediği de vurgulanan bir başka başlık.

NECATİ ÖZKAN BU İŞİN NERESİNDE?

Necati Özkan da devrede… Ama bu kez İmamoğlu’nu gizleyerek.

Veryansın Tv’nin edindiği bilgilere göre, İmamoğlu’nun “mimarı” Necati Özkan’ın, İmamoğlu’nu ön planda tutmadan, kendilerine yakın ilçe belediye başkanları aracılığı ile süreci yönlendirdiği, tabandaki olası kırgınlıklar ve yaşanması muhtemel kavgalardan İmamoğlu’nun zarar görmemesini engellediği belirtiliyor.

İLGEZDİ ETKİLİ

Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu delgeler üzerinde en fazla söz sahibi kişiler olarak biliniyor. Genel Merkez’de de İstanbul seçimlerini yakından takip eden isim ise Grup Başkanvekili Engin Altay.

Görünen o ki, Bakırköy, Esenyurt, Küçükçekmece ve Beylikdüzü belediye başkanları açıktan Ekrem İmamoğlu’na yakın duruyor. Sarıyer Canan Kaftancıoğlu’na yakın görünse de 180 derece dönüş yapabilir. İlgezdi ise Kılıçdaroğlu’dan gelecek talimatı bekliyor.

Tabandan gelen bilgilere göre de İlgezdi’nin, örgütler üzerindeki gücünün, Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kağan Salıcı’nın bile üzerinde olduğu yönünde…

Kaftancıoğlu’nun İstanbul rüyası sona mı erecek bilinmez ama CHP’de İstanbul tartışmasında “Her şey çok güzel olacağa” benzemiyor.